Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB) genel kuruluna katılan acentelerin ayrıştırıldığını; kimi acentelere uçak bileti ve konaklama, kimilerine sadece konaklama, kimilerine ise küçük bir miktar para (8 bin TL) ödeme yapıldığını söyleyen Aylin Özsavaş, acentelerin mesleğini onuruyla, alınteri ve emeğiyle yaptığını, bu nedenle kimsenin seyahat acentelerini ayrıştıramayacağını vurguladı.
“Artık sesimiz duyulsun, sorunlarımız çözülsün istiyoruz”
Bir hesabın değil vicdanın, bir çıkar grubunun değil tüm turizm emekçilerinin sesi olduklarını anlatan Özsavaş,“Biz artık sesimiz duyulsun, sorunlarımız çözülsün istiyoruz. Bin bir emekle ayakta tutmaya çalıştığımız iş yerlerimizin kazanmasını, mücadele ettiğimiz mesleğimizi çocuklarımıza miras bırakmak istiyoruz.” dedi.
Yıllardır seyahat acentelerinin üzerine çöken bir sessizlik ve yüzlerine kapanan kapılar olduğunu söyleyen Aylin Özsavaş, “Şimdi o kapıları ve o sessizliği birlikte kırmanın ve bozmanın zamanı geldi.” dedi.
Hedeflerini kazanması durumunda 3 yıl sonra yapacağı konuşmayla sıraladı
Konuşmasında vaatlerden bahsetmeyeceğini, başkan seçilmesi durumunda üç yıl sonra acentelerin karşısına geçtiğinde yapacağı konuşmayı okuyacağını belirten Özsavaş şöyle devam etti:
Bugün burada vaat vermeyeceğim; size geleceğinizi göstermek istiyorum. Benden vaat değil, üç yıl sonra takdir ederseniz başkan olarak yapacağım konuşmayı dile getireceğim:
• 1618 sayılı yasayı revize ettik, 50 yıllık yasayı yeniledik.
• İki dönem sınırını getirdik, koltuk rejimi bitti.
• Ben de dâhil olmak üzere kimse iki dönemden fazla başkanlık yapamıyor.
• Aidatları düşürdük. Tasarruf reformunu başlattık. Benim acentem ay sonunu zor getirirken hiç kimse şatafat içinde yaşayamaz.
• Belge bedellerini kıymetli hâle getirdik, adil bir düzen kurduk. 20 yıl önceki seviyelere dönen belge bedelleri yeniden prestijli hâle geldi. Bir ülkenin itibarı belgesinden başlar; o itibarı yeniden kazandırdık.
• Mesleki yeterlilik geldi. Artık kolay kolay acente kapanmıyor; kolay para kapma dönemi kapandı. Home office iznini getirdik; çağın gerçeklerini kabul ettik. Pandemi sonrası değişen dünyayı görmeyen davranışlar sona erdi.
• UKOME’den söz aldık. Yıllardır dışarıda bırakıldığımız UKOME kapısını açtık. TÜRSAB o masada; artık kuralları kimse tek başına yazmıyor.
• Hac–umrede yetkisiz faaliyetler bitti. BTK’lar özerk oldu, arka bahçe düzeni silindi. Bugün BTK’ları üyeler belirliyor.
• Sigorta ve teminat sistemi kuruldu; meslek onuru güvencede. Bugün kimse vatandaşımızı mağdur edemiyor. Güçlü bir sigorta yapısı hem vatandaşı hem meslektaşımızı koruyor.
• Ülke tanıtımında acenteler başrolde. Acentelerin sesi artık uluslararası arenada en yüksek tonda duyuluyor. TGA artık bizimle iş birliği içinde. Talepleri de web sayfamızda bütün üyelerimizle paylaşıyoruz.
• Dijital dönüşümü tüm üyelerimiz için erişilebilir kıldık. Teknoloji artık lüks değil; “üyelerimizi teknolojinin gerisinde bırakmayacağız” dedik ve yaptık.
“Hindistan Konsolosluğu’ndan acentelere 5 yıllık vize sözü aldık”
“Bu konuşmayı bugünkü mevcut yönetimden duymak isterdik” diyen Özsavaş, ancak yine sadece vaat dinlediklerini söyledi. Konuşmasını şu sözlerle bitirdi:
“Şimdiye kadar çoktan düğmeye basılması gereken konu, seyahat acentelerine vize kolaylığı konusuydu. En çok bizim buna ihtiyacımız var. Turizmcinin vizesi yoksa Türk turizmi de yürümez. Geçtiğimiz gün Hindistan Başkonsolosluğu ile görüştük ve seyahat acentesi sahiplerine 5 yıl vize verilmesi konusunda karar aldık. Bunun devamı 24 Kasım günü olacak. Bugün birinden duydum, ‘Projeleriniz yok’ demişler. Yaklaşık iki haftadır her gün bir proje paylaşıyoruz. Ama bununla da sınırlı kalmayacağız. Aslında bu söylediklerim ve dinledikleriniz bir hayal değil. Meslek örgütümüzün geleceğini, itibarını, gücünü ve arzu ettiğimiz diyalog kapılarını açmak zor bir şey değil; yeter ki isteyelim. Artık her yerde kapıyı çalmamız, masaya oturmamız ve haklarımızı alana kadar kalkmamamız gerekiyor. Bunu yapacağım çünkü ben size inanıyorum. En başında söylediğim gibi: Ben değil biz varız. Ben değil siz varsınız. TÜRSAB bizleriz.”