Barselona’dan Venedik’e uzanan turizm karşıtı tepkiler şimdi Paris’in en ikonik bölgelerinden Montmartre’de yükseliyor.
Sacré-Cœur Bazilikası’nı yılda 11 milyondan fazla ziyaretçinin akınına uğrayan Montmartre’de, bölge sakinleri artan kalabalık, kısa süreli kiralamalar ve yerel esnafın kaybolması nedeniyle yaşam alanlarının daraldığını dile getiriyor. Mahallede “Disneyleşme” endişesi giderek büyüyor.
Yerel tepkiler ve protestolar
Sokaklarda selfie çeken kalabalıklar, tur grupları ve yoğun kafe işletmeleri, semt sakinleri tarafından protesto edildi.
Balkonlara asılan pankartlarda “Montmartre tehlikede, sakinler unutuluyor mu?” mesajı yer aldı.
Bazı sakinler, artan baskılar nedeniyle taşınma kararı alıyor.
Avrupa genelinde benzer gelişmeler
Barselona: Binlerce kişi kruvaziyer gemileri ve kısa süreli kiralamaları protesto etti; şehir limanındaki iki yolcu terminalini kapatma kararı aldı.
Venedik: Günübirlik ziyaretçiler için giriş ücreti uygulaması başladı.
Atina: Akropolis için günlük ziyaretçi kotası getirildi.
Paris: Louvre Müzesi çalışanları aşırı kalabalık nedeniyle iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.
Uzman görüşleri
Uzmanlar, bu gelişmelerin Avrupa turizminde “yerel yaşam hakkı” tartışmasını yeni bir boyuta taşıdığını belirtiyor. Artan küresel turizm talebine rağmen, tarihi semtlerde yerel halkın yaşam kalitesinin korunması konusu, destinasyon yönetimlerinin öncelikli gündemlerinden biri haline geliyor.
Politika ve düzenlemeler
Paris yönetimi, kısa süreli kiralamalara sınırlamalar getirerek denge arayışını sürdürüyor. Ancak sektör temsilcileri, bu düzenlemelerin küresel ziyaretçi akışına karşı ne ölçüde etkili olacağı konusunda temkinli.
