Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli otellerde çalışanların haftalık izin kullanımı ile ilgili değişiklik, sektörde tartışılmaya devam ediyor. Düzenleme, turizm işçilerinin 6+1 olarak kullandığı haftalık iznini, 10+1 şeklinde kullandırılmasının önünü açıyor.

Konuyla ilgili değerlendirme yapan turizmci Cem Kınay, 10+1 düzenlemesinin zaten insan kaynakları sorunu yaşayan otelcilik ve yeme-içme sektörlerine daha büyük huzursuzluk getireceğini ifade etti.

Kınay’ın konuya ilişkin kaleme aldığı yazı şöyle:

“Çok önemli insan kaynakları sorunu olan otelcilik ve gastronomi alanlarında yeni bir huzursuzluk ve bu meslekten uzaklaşma ve yeni başlayanlar için de bu branşlar tercih sebebi olmaz.

İnsan kaynaklarına darbe vurur!

Hukukçular daha iyi değerlendirir muhakkak. Sivil toplum örgütleri daha iyi değerlendirir ve seslerini çıkartırlar diye tahmin ediyorum.

Bu düzenleme, turizm çalışanlarının izin hakkını haftada bir günden “10+1” sistemine taşıyarak, yedinci gün değil, on birinci gün izin alabilmelerine olanak tanıyor.

* Anayasa’nın 50. maddesi, herkesin dinlenme ve dinlenme hakkına sahip olduğunu belirterek “hafta tatili” hakkını güvenceye alır .
* Bu yeni uygulama, turizm sektöründeki çalışanlara özel bir istisna getirerek bu hakkı sınırlıyor, yani eşitlik ve normlar hiyerarşisine (Anayasa’nın 10. ve 11. maddeleri) ters düşebilir.
* Ayrıca İş Kanunu genelinde tanınan haftalık tatil hakkı, Anayasa’da da desteklenmektedir. Yani bu sektörel muafiyet, Anayasa ile çelişme riski taşır.

Uygulamanın olası sonuçları

* Eşitsizlik: Farklı sektör çalışanları farklı sistemle tatil yapmaya mecbur bırakılıyor.
* İşçi sağlığı: Uzun çalışma süresi, iş güvenliği ve sağlığı açısından ciddi riskler yaratabilir ().
* Hukuki itiraz ve dava: Muhtemelen Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapılabilir; mevcut durumda, benzer sektör özel muafiyetler Anayasa Mahkemesi tarafından sıkı inceleniyor .

Sonuç

Bu “10+1” sistemi:
* Anayasada düzenlenen haftalık dinlenme hakkına müdahale anlamına gelebilir,
* Turizm çalışanlarına özgü bir hukuki aykırılık oluşturabilir,

Turizm sektöründe “haftada 1 gün izin” yerine “10 günde 1 gün izin” getiren düzenleme Anayasa’ya aykırı mı?

1. Anayasa’daki Temel Hak: Dinlenme Hakkı Anayasa md. 50: “Dinlenmek, çalışanların hakkıdır. Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları kanunla düzenlenir.”
Burada dinlenme hakkı temel bir sosyal haktır. Kanunla düzenlenebilir ama özüne dokunulamaz ve ölçülü kısıtlama gerekir.
2. İş Kanunu’ndaki Temel Kural İş Kanunu md. 46: “İşçilere haftada 1 gün (en az 24 saat) ücretli hafta tatili verilir.”
Bu genel kuraldır ve tüm çalışanlar için asgari standarttır.
3. Turizmde istisna ne diyor?
Yeni düzenleme: Turizmde “yoğun sezon” gerekçesiyle 10 gün aralıksız çalışmaya izin veriyor 11. gün izin. Sosyal hakların ölçüsüz biçimde sınırlandırılması kabul edilmez.İstisna meşru amaçlı olsa bile orantılı olmalı. İşyeri veya sektör bazlı ayrı düzenleme eşitlik ilkesine aykırı olamaz.
Sonuç: “10+1” sistemi, Anayasa md. 50’ye ve 10. madde (eşitlik) ile 11. madde (Anayasa üstünlüğü) hükümlerine aykırı yorumlanabilir.

Ne yapabilir?

-İş Mahkemesi’nde dava açabilir:
* İş Kanunu’ndaki 46. maddeye aykırı uygulamaya karşı.
* Eksik ödenen hafta tatili ücreti için.
-İdare Mahkemesi’nde iptal davası:
* Yönetmeliğe karşı (60 gün içinde).
* Sendika veya ilgili kişi açabilir.
-AYM’ye bireysel başvuru:
* Anayasa’daki dinlenme hakkı ihlali.
* İç hukuk yolları tükendikten sonra 30 gün içinde.

Çeşme’de su krizi: birkaç günlük suyu kaldı
Çeşme’de su krizi: birkaç günlük suyu kaldı
İçeriği Görüntüle

Tavsiye ve özet

Sektörün sezonsal ihtiyaçları önemli ama çalışan sağlığı ve Anayasa’nın koruduğu dinlenme hakkı daha ağır basar.
Yönetmelik/kanun değişiklikleri Anayasa’ya uygun olmak zorundadır.
Bu düzenleme muhtemelen AYM önüne taşınırsa iptal edilebilir.

Telegram Turizm Ekonomi