Rusya Tur Operatörleri Birliği (ATOR), Ekonomik Kalkınma Bakanlığı’na gönderdiği resmi yazıda, turizm yasasında yapılması planlanan değişikliklerin sektörde ciddi olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu. ATOR’a göre, “turizm ürünü” tanımının değiştirilmesini öngören yasa taslağı, sektörde mevcut dengeyi bozarak yasal olarak faaliyet gösteren şirketler üzerindeki mali yükü artırabilir, kayıt dışı (gri ve kara) şirketlerin sayısında ise artışa yol açabilir.
Gönderilen yazı, Rusya Hükümeti’nin Federal Yasa No. 587614-8 kapsamında "Turist Faaliyetlerinin Temel İlkeleri Hakkında" yürürlükteki yasada değişiklik yapılmasına ilişkin hazırladığı tasarıya yönelik ATOR’un resmi görüşünü içeriyor.
Yasa tasarısındaki temel değişiklik: Turizm ürünü tanımı
Mevcut yasada "turizm ürünü", ulaşım ve konaklamayı kapsayan, tek bir fiyat altında sunulan hizmetler bütünü olarak tanımlanıyor. Bu tanım, yıllardır iç ve dış turizmde hukuki netlik sağlıyor ve sektörün tüm oyuncuları tarafından kabul görüyor.
Ancak yasa taslağı, iç turizmde bu tanımın değiştirilmesini ve “konaklama + herhangi bir ek hizmet” (örneğin transfer veya gezi) olarak yeniden düzenlenmesini öngörüyor. Dış turizmde ise mevcut tanım (ulaşım + konaklama) korunuyor. ATOR’a göre, aynı kavram için iki farklı tanım getirilmesi, yasal belirsizlik yaratacak ve mevcut mevzuat sistematiğini bozacaktır.
Sektörel riskler ve artan yükümlülükler
ATOR’un bülteninde yer alan habere göre taslak düzenleme, tek bir kişiye ve döneme ait olan konaklama ve örneğin bir transfer hizmetinin dahi “turizm ürünü” olarak kabul edilmesini sağlayacak. Bu da tur operatörlerinin yükümlülük alanını genişleterek iç ve gelen turizmde yeni sorumluluklar getirecek.
Halihazırda yürürlükte olan yasaya göre, bir hizmet doğrudan başka bir sağlayıcı tarafından sunuluyorsa, tur operatörü yalnızca kendi sorumluluk alanı dahilinde yükümlüdür. Yeni taslak ise bu ayrımı ortadan kaldırarak, yükümlülüklerin çifte şekilde uygulanmasına ve tur operatörlerine ek maliyetler doğmasına neden olacak.
Hukuki dengesizlik ve kayıt dışı faaliyet riski
ATOR, taslağın mevcut haliyle kabul edilmesi durumunda iç turizmde “otel + ek hizmet” paketleri sunan otel ve konaklama işletmelerinin tur operatörü sayılmadan bu hizmetleri sunmaya devam edeceğini, bu durumun ise sektörde haksız rekabet yaratacağını ifade ediyor.
Ayrıca ATOR, bu düzenlemenin sektörde yasa dışı ve kayıt dışı girişimlerin artmasına neden olacağını vurguluyor. Yasa ile getirilen sorumluluklar nedeniyle birçok küçük şirketin tur operatörü olarak kayıt yaptırmaktan kaçınacağı, bazı mevcut operatörlerin ise bu statüden çekilebileceği öngörülüyor.
Mevzuat zincirinde bozulma ve kaos uyarısı
Yeni tanımın kabul edilmesi halinde, mevcut yasal düzenlemelerle uyumlu hale getirmek için onlarca ikincil mevzuatın revize edilmesi gerekecek. Bu da sektör genelinde uzun süreli bir belirsizlik ve karmaşaya yol açabilir.
ATOR’un talebi: Taslak yeniden gözden geçirilmeli
ATOR, yasa değişikliğinin asıl hedefi olan kayıt dışı ekonomiyle mücadelenin bu yolla başarılamayacağını, tam tersine yasal işletmelere ek yük getireceğini belirtiyor. Yazıda ayrıca sektör temsilcilerinin taslak hazırlık sürecine dahil edilmediği ve bu nedenle taslağın sektör gerçeklerinden kopuk olduğu ifade ediliyor.
Birlik, değişikliklerin yeniden değerlendirilmesi ve sektörle birlikte çalışılarak düzenlenmesi gerektiğini vurgularken, Ekonomik Kalkınma Bakanlığı’na taslak üzerinde iş birliğiyle çalışmak üzere bir uzman grubu kurulması çağrısında bulunuyor.
