Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, İspanya’nın kısa dönem tatil kiralama platformu Airbnb’ye yönelik kapsamlı bir denetim başlattığını, bu kapsamda ülke genelinde kurallara uymayan 65 binden fazla ilanın kaldırılması talimatı verildiğini hatırlatarak, Türkiye’de de benzer krizlerle karşılaşılmaması için düzenleme yapılması gerektiğini savundu. İşler, Barselona örneğinin Türkiye için acil işlem yapılması gereken bir uyarı anlamı taşıdığını kaydetti.
"Barselona 10 bin kiralık dairenin ruhsatını iptel edecek"
Airbnb platformuna yönelik olarak İspanya’nın Barselona kenti belediyesinin geçtiğimiz günlerde en radikal adımlardan birini attığını, 2028 yılına kadar şehirdeki kısa dönem ruhsatlı 10 bin kiralık dairenin ruhsatlarının iptal etme kararı aldığını beliren İşler “İspanya bu konutların kalıcı ikamet edenler için ayrılacağını açıkladı. İspanya tarafından, ayrıca, platforma yönelik kapsamlı bir denetim başlatıldı ve ülke genelinde kurallara uymayan 65 binden fazla ilanın kaldırılması talimatı verildi. Tüketici Hakları Bakanlığı, kaldırılan ilanlarda eksik ruhsat numarası, ev sahibinin birey mi yoksa şirket mi olduğunun belirtilmemesi ve ilanlardaki bilgilerle resmi kayıtlar arasındaki tutarsızlıklar gibi çok sayıda ihlal tespit edildiğini bildirdi. Bu denetim ve uygulamalar, İspanya’da artan konut krizi ve özellikle büyük şehirlerde yükselen kira ve ev fiyatlarına karşı artan toplumsal tepkilerin ardından geldi.” dedi.
Şehrin yaşanmaz hale gelmesinin sonucu
Airbnb ve yasa dışı kısa dönem kiralama uygulamalarının Türkiye’de de benzer sorunlara neden olduğunu belirten ETİK Başkanı Mehmet İşler, hem turizm sektörünü hem konut ihtiyacı olan vatandaşları etkilediğini, güvenlik zafiyetleri yaşandığını ve devlete vergi kaybı yoluyla da zarar verdiğini yineledi. İşler“ İspanya’nın turizm kenti Barselona’da kısa süreli kiralamaların 2028’e kadar yasaklanması kararı, dünya turizm sektöründe geniş yankı uyandırdı. Bu örnek, bizim için ciddi bir uyarı olmalı. Kısa dönem kiralamalar Türkiye’de özellikle İstanbul, İzmir, Antalya, Bodrum ve Kapadokya gibi bölgelerde giderek artıyor. Başlangıçta turizmi destekleyen bir model olarak görülse de kontrolsüz büyüyerek konut piyasasını altüst ediyor, yerel halkı şehir merkezlerinden uzaklaştırıyor, kayıt dışılığı arttırıyor, turizm dengesini bozuyor. Barselona’da alınan karar, aslında şehrin yaşanmaz hale gelmesinin bir sonucudur.” dedi.
Şehir planlaması ve sosyal denge meselesi
“Konunun, şehir planlaması ve sosyal denge meselesi olarak ele alınması gerektiğini ifade eden İşler “Bu alanda net bir yasal çerçeve ve denetim mekanizması kurgulamalıyız. Turizmi güçlendirmek isterken aynı zamanda yerel yaşamı ve sürdürülebilir kent düzenini de korumak zorundayız. Bu denge kurulmazsa, konut krizleri, kira artışları ve sosyal huzursuzluk kaçınılmaz hale gelir. Turizmciler olarak, kısa dönem kiralamaların tamamen yasaklanmasını değil, eşit şartlarda rekabet ve denetimin sağlanacağı adil bir sistem kurulmasını istiyoruz. Oteller, vergisini ödeyen, istihdam yaratan ve denetlenen işletmelerdir. Aynı hizmeti sunan kısa dönem kiralamaların da aynı sorumlulukları taşıması gerekir. Yasaklardan değil, adil bir düzenlemeden yanayız. Geç kalmadan önlem almalıyız. Turizmi korumak ve yerel halkla dengeyi sürdürmek istiyorsak, kısa dönem kiralamalarla ilgili net, uygulanabilir ve sürdürülebilir bir düzenlemeyi hayata geçirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.