Avrupa genelinde 25’i aşkın ulusal otel birliği, Booking.com’a karşı tarihin en büyük toplu dava girişimini başlattı. Amaç, yıllardır uygulanan fiyat ve müsaitlik paritesi maddeleri nedeniyle uğranan zararların tazmini.
Davanın arka planı ve kapsamı
Parite maddeleri: Otelleri, kendi web siteleri veya başka kanallar üzerinden daha avantajlı fiyat ya da müsaitlik sunmaktan alıkoyan sözleşme maddeleri, 2015’te Alman Rekabet Otoritesi’nin (Bundeskartellamt) incelemesine konu olmuş, rekabeti ciddi şekilde kısıtladığı tespit edilmişti.
Avrupa Adalet Divanı (EuGH) Kararı: 19 Eylül 2024’te Avrupa Adalet Divanı (C-264/23 kararı), ‘fiyat eşitliği' dayatmasının AB rekabet hukukuna aykırı olduğuna hükmederek Bundeskartellamt’ın görüşünü onayladı. Bu karar, toplu davanın yasal temelini oluşturuyor.
Toplu davanın İşleyişi
Hollanda mahkemelerinde tek bir merkezî süreçte yürütülecek olan davalar için katılım çağrısı yapıldı. 2004–2024 arasında Booking.com aracılığıyla misafir ağırlayan tüm Avrupa otelleri, 31 Temmuz 2025’e dek www.mybookingclaim.com adresinden davaya katılabiliyor. Katılımı kolaylaştırmak için tek bir soruya (“Otelde Booking.com üzerinden rezervasyon yaptırıldı mı?”) sorusuna “Evet” yanıtını vermek yeterli oluyor.
Talep Miktarı: Otel birlikleri, haksız yüksek komisyonlar ve kısıtlayıcı sözleşmeler nedeniyle oluşan bağıl zararın milyonlarca euroyu bulacağını öngörüyor.
Booking.com’un tepkisi
Booking.com, Hotrec’in ve ulusal otel birliklerinin iddialarını “yanlış ve yanıltıcı” bulduğunu ileri sürüyor. Şirket, EuGH kararının yalnızca 2006–2016 dönemine ve Almanya’daki rekabet koşullarına ilişkin sorulara odaklandığını ancak geniş çaplı bir ihlal tespit edilmediğini savunuyor. Hollanda mahkemesinin vereceği kararın bu tartışmaları sonlandırması bekleniyor.
Uzmanlardan not
Toplu davayı yöneten Stiftung Hotel Claims Alliance ve önde gelen rekabet avukatları, Türkiye dâhil olmak üzere Avrupa’daki tüm küçük ve büyük otellerin bu fırsatı değerlendirerek tazminat hakkını aramasını öneriyor. Yıllardır süren pazarlık ve bireysel davaların yetersiz kaldığı düşünüldüğünde, bu merkezî toplu dava, sektörde eşi benzeri görülmemiş bir dönüm noktası olabilir.