Avrupa Parlamentosu’nun Pauschal Seyahat Direktifi (paket turlar) ile ilgili tutumunu tutumunu eleştiren Alman Seyahat Birliği (DRV), seyahat sektörünün uyarılarının yalnızca bir kısmını dikkate alan bu kararlara sert tepki gösterdi.
“Ciddi yükler söz konusu”
“Çoğunluğu KOBİ’lerden oluşan seyahat acenteleri ve tur operatörleri için ciddi yükler söz konusu. Biz aylardır bu konuda uyarıyoruz,” diyen DRV Başkanı Norbert Fiebig, yaklaşan AB Konseyi–Parlamento–Komisyon üçlü müzakerelerinde (Trilog) hatalı düzenlemelerin düzeltilmesi için mücadele edeceklerini söyledi.
Planlanan düzenlemelerin yalnızca ek maliyet doğurmakla kalmadığını, aynı zamanda paket turu dezavantajlı hale getirerek rekabeti bozduğunu kaydeden Fiebig “Amaç, güvenli ve kendini kanıtlamış bir ürün olan paket turu güçlendirmek olmalı, zayıflatmak değil.” diye konuştu.
DRV’nin eleştirileri
DRV özellikle paket turun yeniden tanımlanmasına tepki gösteriyor. Bu düzenleme, acentelerin müşteri talebiyle iki ayrı hizmeti bir araya getirmesini zorlaştırıyor; onları doğrudan tur operatörü konumuna sokarak geniş kapsamlı hukuki sorumluluklar yüklüyor. DRV, bunun şeffaflık yerine belirsizlik, bürokrasi ve hukuki risk doğuracağını savunuyor. Bu nedenle, AB Bakanlar Konseyi’nin “paket tur–tek hizmet” ayrımını koruma önerisinin doğru yol olduğunu belirtiyor.
Bir diğer eleştiri, ‘kaçınılmaz ve olağanüstü durumlar’ başlığı altında yapılan değişikliklere yönelik. Buna göre yalnızca destinasyon değil, yolcunun ikamet yeri ve çıkış noktası da değerlendirmeye alınacak. DRV’ye göre bu yaklaşım pratik değil ve yanlış; tek ölçüt Alman Dışişleri Bakanlığı’nın seyahat uyarıları olmalı.
Ayrıca olağanüstü durumlarda ücretsiz iptaller için öngörülen 28 günlük süre, “makul olmayan şekilde” tüm yaşam risklerini tur operatörlerinin üzerine yükleyecek bir düzenleme olarak değerlendiriliyor.
“Paket tur zaten yüksek düzeyde koruma sunuyor”
Mevcut paket tur sisteminin zaten “çok yüksek seviyede tüketici koruması” sunduğunu hatırlatan DRV Başkanı Fiebig, yeni sıkılaştırmaların yalnızca maliyet ve fiyatları artıracağını savunuyor. Bu durumun özellikle fiyat öncelikli müşterileri caydırarak onları korumasız bireysel seyahatlere yönlendirebileceğini ifade eden Fiebig “Avrupa Birliği’nin bu hedefi olamaz.” diyor.
En çok Almanya etkilenecek
DRV verilerine göre, AB genelindeki paket turların yüzde 41’i Almanya’da satılıyor ve ülke bu alanda açık ara en büyük pazar. Almanya’da tüm tatil seyahatlerinin yaklaşık yüzde 30’u paket tur olarak gerçekleşiyor. Ayrıca sektör neredeyse tamamen orta ölçekli yapıya sahip: Tur operatörlerinin yüzde 98’i, seyahat acentelerinin de büyük bölümü KOBİ statüsünde. “Aşırı düzenleme, Alman seyahat sektörünün özünü doğrudan tehdit ediyor,” uyarısında bulundu Fiebig.
Alman Hükümetine çağrı
DRV, Alman hükümetine de Brüksel’deki üçlü müzakerelerde (Trilog) ulusal çıkarları koruma çağrısı yaptı. Almanya’daki yaklaşık 2 bin 300 tur operatörü ve 8 bine yakın acente dikkate alınarak dengeli bir çözüm bulunması gerektiğini vurgulayan Fiebig, “Tüketici koruması ile ekonomik sürdürülebilirlik arasında makul bir denge zorunlu. Aksi takdirde, Almanya’da en güvenli tatil şekli olan paket turun önemi giderek azalacak,” ifadelerini kullandı.
